21 Mayıs 2010 Cuma

baştan çal, sam!

hissettiğim her kırıklıkta kendimi ölüm döşeğinde sanıyorum. bu da bi çeşit depresyon belirtisi olsa gerek. ya da abartılmış hastalık hastası olma durumu.
asosyallik, hüzün, kuruntu.. tüm bunlar benliğimin bir parçası mı yoksa kurtulmam gereken sorunlar mı, ayırt edemiyorum. öte yandan, melankolik olmak kerizlikle eşdeğermiş gibime geliyor. hayat kısa çünkü. ne kadar mutlu olursan yanına kâr. mantığın ve duyguların bitmez savaşı tüm hızıyla ve tüm sıkıcılığıyla sürüyor. nördlük gibi olmasın ama, beynimize de format atabilsek ne güzel olurdu.
..neyse yatayım. neticede, uyku gibisi yok.